Glutatyon Nedir ? GSH olarak da bilinen glutatyon, vücutta doğal olarak bulunan üç amino asitten oluşan (glutamin, glisin ve sistein) bir antioksidandır. Vücuttaki glutatyon seviyeleri yaşla birlikte düşeceği gibi; stres, çevresel faktörler ve yetersiz beslenme gibi bir dizi faktörden de olumsuz yönde etkilenebilir. Glutatyon vücutta doğal olarak üretilmesine karşın; intravenöz, topikal, oral ve inhalasyon yoluyla […]
Skolyoz Hastalığı Nedir ? Skolyoz hastalığı , omurganın sağ veya sol tarafa eğrilmesi ile karakterize bir rahatsızlıktır. Bebeklerden yetişkinlere kadar birçok yaştaki bireyi etkileyebilir ve sıklıkla çocukluk çağlarında başlayarak ileri yaşlara doğru artarak devam eder. Bununla birlikte skolyoz fizyoterapi ve birtakım prosedürler ile düzelebilir. Skolyoz Belirtileri Nelerdir ? Skolyoz belirtileri bireyden bireye farklılık gösterebilmekle birlikte […]
Sırt ağrısı, dünya genelinde hastaneye başvurmaların en yaygın nedenleri arasındadır ve bu ağrıların konumu kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. İnsan sırtı; vücudun desteklenmesi ve vücut fonksiyonlarının yerine getirilmesi için birlikte çalışan kaslar, tendonlar, kemikler vb. vücut yapılarından meydana gelir. Buna bağlı olarak bu yapılarda görülen herhangi bir rahatsızlık, sırt ağrılarına sebep olur. Vücut yapılarında meydana gelen […]
Düşük ayak sinir veya kasların belli sebeplere bağlı olarak hasara uğraması, işlevini kaybetmesi sonucu ortaya çıkan tablodur. Ayak parmak uçları yerçekimine karşı yenik düşecek şekilde pozisyonlanır. Ayağı yerçekimine karşı tutan kas ciddi hasar veya yaralanmaya uğradığı zaman bu tablo görülebilir. Çözüm olarak kas yaralanması geçmesi beklenirken, bu süreçte egzersizler ile birlikte kas tonusu korunmaya ve […]
Beyin tümörü, iyi veya kötü huylu, ilerleme riski olan hastalarda istenmeyen patolojik dokulardır. Genelde cerrahiden önce kemoterapi radyoterapi gibi, beyin için girişimsel olmayan yöntemler denenir. Ama bunların da yeterli olmadığı durumlarda cerrahi girişim son çare olarak düşünülür. Ameliyat sonrası yaşanan en büyük sıkıntılardan birisi yorgunluğa olan direncin düşmesidir. Bu en önemli komplikasyonlardan biridir. Bunun haricinde […]
Kalça kırıkları genelde travmaya bağlı olarak gelişir. Osteoporoz kalça kırığı riskini arttırır. Yaşça ilerlemiş osteoporozu olan kadınlarda risk faktörü çok daha yüksektir. Kalça kırıklarında genelde femur boynu kırılır. Bu kırık genelde stabil hareketsiz hale getirilmesi için atelleme yapılır. Kalça kırığı ameliyatında femur boynuna platin takılır. Ameliyat sonrasında da kalça immobil olacak şekilde dışarıdan da atellenebilir. […]
Sinir sistemi, merkezi ve periferik olmak üzere ikiye ayrılır. Omurilik, merkezi sinir sisteminin en önemli parçasıdır. Beyin ve periferik sinir sistemi arasında çok önemli iletim görevi görür. Omurga kanalı içerisinde kafatasından, kalçaya kadar uzanır. Omurilik kafatasındaki foramenden çıktıktan sonra ön ve arka dallara ayrılır. Spinal kord yaralanmaları genelde travmaya bağlı gelişir. Düşme, trafik kazası, silahla […]
Gerontoloji, yaşlı sağlığını araştıran, inceleyen bilim dalıdır. Geriatri, yaşlı sağlığıyla ilgilenen, dahiliyenin üst uzmanlık alanı olan tıp birimidir. Geriatri; hayatın ilerleyen yıllarında kişilerin sağlığının korunması, hastalıkların önlenmesi, toplumdan soyutlanmadan, yaşamlarını sürdürmeleri, çok yönlü değerlendirmelere dayalı tedaviyi hedef alır. 65 yaş geriatrik yaş sınırı olarak kabul edilmektedir. İnsanlar yaş aldıkça organları küçülmeye, kaslar tonusunu kütlesini kaybetmeye […]
Yoğun bakım, kısmen veya tamamen fonksiyonlarını yitirmiş organ veya sistemlerinin düzgün çalışmaması sebebiyle, bunların yerini geçici dolduracak sistemler ve bu süreçte hastalıkları tedavi edecek yöntemlerin tamamına denir. Yoğun bakım sürecinde hastalar genelde mekanik solunum gibi invaziv girişimler uygulanmaktadır. Bilinç durumları genelde kapalı olmaktadır. Bu sebeplerle hastalar immobil yani tamamen yatış pozisyonunda kalıyor tüm bu yoğun […]
Parkinson, progresif bir basal ganglion (striatum ve putamen) hastalığıdır. Basal ganglionun gri maddesinde pigmentli hücrenin kaybı görülür. Bazal gangliyonlar, normalde dopamin ürettiği için hücrelerin kaybında; dopamin, serotonin ve norepinefrin azalır. Bu maddeler nörotransmitterdir; yani sinirsel uyarıların geçişini sağlar. Dolayısıyla bu maddelerin azalması ile (sinirsel uyarı yavaşlayacağı için) harekette bozukluklar ortaya çıkar. Hastalığın erken işaretleri kolay […]